Bir başka anlatıma göre de Erektidleri yenen Amazonlar kentte kendi önderlerinin adını vermişlerdir. Amazonların İzmir'le ilgisini ortaya koyacak belgeler günümüzde de mevcuttur. Ele geçen sikkelerde bu görülmektedir. M.Ö. 1200 yıllarında yaşanan büyük göç dalgası sırasında Amazonların da İzmir'i terk ettiği varsayılmaktadır. M.Ö. 800 yılları arasında kent İyonların yönetimi altına girmiş ve en parlak dönemlerini de yaşamıştır.
İzmir'e Türk Ordusunun girmesinden sonra 13 Eylül sabahı Frenk mahallesinde büyük bir yangın başladı. Yangın 3-4 yerde aynı anda başlamıştı. Yangın, Ermeni mahallesini, Aya Katarına, Aya Trikona, Aya Dimitri, Kurtkaya, Hacı Franko mahallelerini kül etmiş, daha sonra Yenimahalle, Meyhane Boğazı, Plavmina, Aya Vukla mahallelerine yayılmış ve Birinci Kordon'a kadar varmıştır.
Ünlü ozan Homeros'ta bu dönemde yaşamıştır. İzmir daha sonra M.Ö. 610 - 546 yılları arasında Lidyalıların, M.Ö. 546 - 333 yılları arasında da Perslerin yönetimine girmiştir. M.Ö. 333 yılında İzmir'de Helenistik dönem başlar. Makedonya Kralı Büyük İskender, hocası Aristo'nun İzmir'i övmesinden etkilenerek İzmir'e gelir. Bu kentte yeni bir İzmir'in kurulmasını emreder. Ama ömrü bunu görmeye yetmez, Babil'de ölür. Bu vasiyeti generalleri Antigonos ve Lysimakhos gerçekleştirir. Helenistik dönem İzmir'i depremler, istilalar ve saldırılar karşısında görkeminden hiç bir şey kaybetmez.
M.Ö 133 - M.S. 395 yılında Roma Yönetimine girmiştir. Roma İmparatorluğunun ikiye ayrılmasıyla, İzmir Bizans kenti olarak tarihteki yerini alır. Bizans dönemindeki şehir 440 yılında Hunların, 665 yılında ise Arapların saldırısına uğrar. Bu tarihler Türkler ve Müslümanların İzmir'le tanışmasını da sağlar. İzmir'i 1081 Yılında Emir Çaka Bey ele geçirir. 200 sonra bu yönetim Haçlılar tarafından yıkılır.1327 yılında Aydın oğlu Memed kentin yarısını zapt eder. Kadifekale Türklerin, Yenikale civarı ise Bizanslıların elinde kalır. 1329 yılında Memed Bey'in oğlu Umur Bey kenti tümüyle ele geçirir. Umur Bey'den sonra kent sırasıyla 1344 yılında Haçlıların, 1390 yılında Osmanlıların, 1402 yılında Timur'un, 1403'de İzmir oğlu Cüneyt Bey'in ve 1426'da tekrar Osmanlıların yönetimine girer.İzmir Tarih boyunca ticaret ve liman kenti olmanın avantajlarını yaşamış bir kenttir. Irak, İran Suriye ve daha uzak doğu şehirlerinden gelen mallar, İzmir'de müşteri bulur ve Avrupa kentlerine doğru bir yolculuğa çıkarlardı. 18. yüzyılda İzmir Frenklerin vazgeçemedikleri bir Kent haline gelmiştir. Türkler ve Frenkler kendi mahallerinde yaşamakta ve pekte ilişki içine girmemekteydiler. 18. yüzyıldan başlayarak 19. yüzyıl sonlarına kadar İzmir bir çok değişiklikleri görmüş ve o yansımalarla gelişimini de sürdürmüştür. Tanzimat la birlikte Avrupalıların sosyal ve ekonomik alanlarda yayılmaları başlamıştır. Adalarda ve Yunanistan'da Rum Nüfusun etkinlikleri de bu dönemde yoğunlaşır. Batı Anadolu'da İngiliz ve Fransız egemenliği sanayi ve ticari hayatta kendini gösterir. Bu yatırımların yönetilmesi ve ticari aktiviteler Levanten'ler sorumluluğunda yürütülür. 19 yüzyıllıda alınana imtiyazlarla , önce İngilizler sonra Fransızlar ekonomik hayata damgasını vururlar. Bunları İtalyanlar, Belçikalılar ve Amerikalılar takip eder. İngilizler, İzmir Aydın demiryolunu işletmesinin yanı sıra, havagazı, madencilik, sigortacılık, dokuma ve yağ sanayinde kendini gösteriyordu. Fransızlar,İzmir Kasaba (Turgutlu) demiryolu, İzmir Limanı, Maden Şirketi, Kordon Tramvayları ve İzmir Suları işletmelerini yönetiyorlardı. İtalyanlar,çeşitli sanayi ve ticari işletmeleri yönetiyorlardı. Belçikalılar Göztepe Tramvaylarını, Körfez Vapurlarını, Elektrik Fabrikasını işletmekteydiler: Amerikalılar tütün şirketleriyle İzmir'de bulunmakta ve bu piyasayı yönlendirmekteydiler. Ayrıca Meyan Kökü Fabrikası da bunlara aitti.
Birinci Dünya Savaş'ından Osmanlıların yenik çıkması İzmir'de ticari hayatı ellerinde bulunduran yabancılarında çok işine gelmiştir. Artık işgaller başlayan Anadolu'da, İzmir'de Yunanistan'a bırakılıyordu. Emperyalistlerin bu uygulaması 15 mayıs sabahı başlıyor ve Yunan savaş gemileri körfeze demirliyordu. 1919'da başlayacak olan kurtuluş ateşi, 9 Eylül günü İzmir'de Emperyalistlerin son direnişinin de kırılmasıyla başarıya ulaşmış ve İzmir' de yeni bir döneme başlamıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder